Daha küçük yengeç türlerinin bulunduğu bölgeleri işgal eden yengeçler galip gelerek yengeçleri yuvalarını terk etmeye zorluyor. Fakat en sonunda iki farklı tür bir arada varlığını sürdürmeye devam ediyor ve bölgesel sınırlarını bir kez belirledikten sonra diğer işgalci yengeçlere karşı güçlerini birleştirerek, bir nevi “taht oyunları” oynuyor.
Avustralya Ulusal Üniversitesi (ANU) Biyoloji Araştırmaları Fakültesi’nden doktora öğrencisi ve çalışmanın lideri Huon Clark; bulguların, kemancı yengeci türleri arasındaki etkileşimlerin, baskın türlerin zayıf olanları yaşam alanlarından kovmalarıyla sonuçlandığına dair teoriyi yerle bir ettiğini söylüyor.
“Bu farklı yengeç türlerinin aynı bölgede, birbirleriyle yan yana yaşamaları için ortak çıkarlarının olması gerektiği görülüyor. Büyük yengeçlerin çiftleşme için sürdürdükleri rekabet azalıyor, bu da küçük yengeçlere, yuvalarını istila edecek olan diğer büyük yengeçlere karşı koruma sağlıyor. Kemancı yengeçlerinin küçük türlerinin, büyük türlerin gelişiyle olumsuz olarak etkilendiklerini bulduk. Fakat büyük yengeçler bir kez yerleştiklerinde, iki tür uyum içerisinde bir arada bulunabiliyor.” diye anlatıyor.
Clark, iklim değişikliği ve yaşama alanlarının yok olmasının, daha fazla kemancı yengeci türlerinin etkileşime girme ve daha önce tek bir türün hâkim olduğu bölgelerinin paylaşılmasıyla sonuçlandığını söylüyor.
Erkek kemancı yengeçleri, kıskaçlarından birinin diğerinden gözle görülür biçimde büyük olmasıyla biliniyor. Kemancı yengeçleri Batı Afrika, Atlas Okyanusu’nun batısı, Pasifik Okyanusu’nun doğusu ve Hint Pasifiği’nin kıyılarındaki rizofora ve tuzlu bataklıklarda, tuzlu ve çamurlu sahillerde bulunuyor.
Clark, kemancı yengeçlerinin, dünya genelinde tuz bataklıklarının, rizofora ağaçlarının ve çamurlu sahillerin ekolojik sağlığı açısından oldukça önemli olduklarını söylüyor.