Robot teknolojisinde, tasarlanan robotlar çoğunlukla tek bir amaca hizmet etmek üzere –bir arabayı boyamak, yük taşımak, bir fabrikada üretim halkalarından birini oluşturmak gibi– tasarlanıyordu. Ancak diğer yandan, “insansı robotlar” olarak bildiğimiz robotlar da üretiliyor. Bu robotlar, herhangi bir amaca hizmet yerine, insan bedenini ve hareketlerini en iyi şekilde taklit edebilmek üzere tasarlanıyor. Tokyo Üniversitesi’nden araştırmacılar, robotik parçalara insansı özellikler –robotlarına göğüs kafesi, omurga ve dönebilen eklemler ile donatmak gibi– kazandırmak için çalışıyordu.
Araştırmacıların tasarladığı iki robottan, en gelişmiş olanı ise Kengoro isimli robot. Kengoro, şınav ve mekik çekebiliyor, köprü hareketini yapabiliyor hatta badminton topuna dahi vurabiliyor. Kengoro’nun bir diğer ilginç özelliği ise; tıpkı insan gibi terlemesi. İnsanların kas sistemine benzer bir sistemi olan Kengoro’nun 116 motoru, insanlarda olduğu gibi kas imitasyonu bağları hareket ettiriyor. Bu hareket özgürlüğü ise, sistemin ısınmasına yol açıyor ve aşırı ısınmanın engellenmesi için de araştırmacılar, robota “terleyebilme yeteneğini” eklediler.
Araştırma ekibi, ilk etapta, iskelete adeta sıkıştırılan parçalara bir de soğutma sistemi için tüpler, radyatör ve fanı nasıl ekleyecekleri üzerine yoğunlaştı. Ekip, yeni parçalar eklemek yerine, hali hazırda mevcut yapıda bulunan parçaları kullanmaya karar verdi. Özel bir teknikle şekil verilen alüminyum iskeletin yapısına, içerisinden su akabilecek büyüklükte mikro-kanallar eklendi. Suyu vücutta dolaştırabilmek için ise daha “geleneksel” bir yöntemde karar kılındı: Terleme. Isınan suyun buhar basıncıyla su, robotun çevresinde dolaşarak parçaları soğutuyor. İşlem sonunda ısının bir kısmı, robotun alüminyum iskeletindeki küçük deliklerden buhar halinde dışarıya atılıyor. Kengoro teknik olarak, iyondan arındırılmış bir bardak su ile yarım gün geçirebiliyor, ancak özellikle ağır hareketler yapıyorsa, etkili çalışmaya devam edebilmesi için insanlar gibi su almak zorunda.
Ekip, robotlarının diğer insansı robotlardan altı kat fazla hareket kabiliyetine sahip olduğunu ve daha fazla parçasını hareket ettirebildiğini iddia ediyor. Örneğin ayak parmakları üzerine yükselebiliyor ya da boynunu, insanlara çok benzer şekilde hareket ettirebiliyor. İnsanların, insana çok benzer robotlar tasarlama uğraşı boş değil; ne kadar fazla benzetilirse, bir robot, bazı testler için o kadar mükemmel bir denek olabilir. Örneğin, bir araba kazası testinde insanların nasıl bir etkiye maruz kaldıklarını daha gerçekçi bir biçimde ortaya koymamıza yardımcı olabilir.
