Dünyanın tembel hayvanlarından biri olan koalalar, Avustralya’da yaşayan otçul, keseli hayvanlardır. Çok sevimli görünen bu hayvanların görünümü oyuncak bir ayıya benzerler. Avustralya’nın batı kıyıları boyunca, ormanlarda oakaliptüs ağaçları yanında yaşarlar. Güney Avustralya koalaları, kürkleri yüzünden öldürüldükleri için sayıları oldukça azalmıştır.
Koala ismini, az su içtikleri için Aborijin dilinde su içmeyen anlamına gelen kelimeden almışlardır. Koalalar besin maddeleri olan okaliptüs yapraklarından ihtiyacı olan tüm suyu aldıkları için su az içerler. Sadece yapraklarda yeterli nemin bulunmadığı kuraklık dönemlerinde ve hastalandıklarında suya ihtiyaç duyarlar.
Vücut yapıları bulundukları çevreye oldukça iyi uyum sağlayan koalaların, kol ve pençeleri geniş gövdeli okaliptüslere kolaylıkla tırmanmalarına yardımcı olur. Ön ayaklarındaki ilk iki parmakları diğer üç taneden ayrıktır ve kendi vücudumuzu düşünürsek bu iki tane baş parmakları olduğu anlamına gelir. Pençeleri ağaçların yumuşak ve düzgün gövdelerine çengel gibi saplanabilen bu hayvanlar ağaç dallarını rahatlıkla kavrayabilir ve dallara sarılarak kolaylıkla tırmanabilir.
Okaliptüs yaprakları yüksek miktarda lif ve çok az da protein içerir. Bu yapraklarda güçlü kokulu yağlar, fenolik bileşimler ve birçok memeli için zehirli sayılabilecek siyanür niteliğinde maddeler de bulunur. Başka hayvanlara oldukça zarar verebilecek yapıya sahip bu maddeler, koalanın vücudunda zehir etkisini kaybeder. Çünkü koalanın çok özel bir sindirim sistemi vardır. Bu özelliği ile “Minyatür Bir Biyokimyasal Fabrika” olduğu söylenebilir. Diğer memeliler gibi koala da, okaliptüsün ana maddesi olan selülozu sindiremez. Ancak bu işlemi, onun için selülozu sindirebilen ve koalanın körbağırsağında yaşayan mikroorganizmalar yaparlar. Bu kör bağırsak, kalın bağırsağa açılır ve oldukça büyüktür. Öyle ki körbağırsak toplam bağırsak uzunluğunun beşte birini oluşturur. Daha önce de belirtildiği gibi, koalanın tek besin kaynağı okaliptüs yapraklarıdır. Bu ise hayvanın karbonhidrat gereksinimini, mikroorganizmaların selülozu sindirmesiyle karşılaması anlamına gelir. Bu da mikroorganizmalar olmadan koalaların yaşamalarının mümkün olmadığının apaçık kanıtıdır. Ayrıca uykucu olmalarıyla karikatürlere, filmlere ve dizilere sıkça konuk olan koalalar, dünyanın gerçekten de en tembel hayvanlarındandır. Neredeyse tüm yaşamlarını aynı ağacın üzerinde geçirebilirler. Yedikleri yapraklar bitse bile başka bir ağaca geçmek yerine, aynı ağaçtaki yaprakların yeniden büyümesini beklerler.