Saçların ağarması yaşlanma sürecinde normal kabul edilen bir durum olsa da neden ağardığı pek çok kişi tarafından merak edilmektedir. Saç kökleri, saça rengini veren bir kimyasal olan melanin adlı pigmenti yapan hücrelere sahiptir. Yaşlandıkça bu hücreler ölmeye başlar. Pigment olmadan, yeni saç telleri daha açık renkte büyür, gri, gümüş ve sonunda beyaz tonlarını alır. Bir saç folikülü melanin yapmayı bıraktığında, tekrar renkli saçlar oluşturamaz. Kişiler 30 yaşını geçtikten sonra saçların beyazlama riski 10 yılda bir % 10-20 oranında artar. Griye döndüğünde birçok bayan saçlarını eski rengine ya da daha farklı bir renge boyayabilir. Beyazlamış ya da grileşmiş saçlar konusunda kadınlar günümüzde birçok seçeneğe sahip olduğu için şanslıdır. Bayanlar ya da baylar beyazlamış saçlarını boyamayı tercih ederek hangi yaşta olursa olsun iyi görünebilir, iyi hissedebilir.
Saçların beyazlamasının ne kadar erken ve ne kadar hızlı olacağını belirleyen çoğunlukla genlerdir. Özellikle saçların erken beyazlaması genetik gibi görünmektedir. Bu nedenle ebeveynlerden birinin 30’lu yaşlarında tamamen gri saçları varsa, çocuklarında da olma ihtimali yüksektir. Bazı insanların saçları ortalama bir insandan 10 veya daha fazla yıl önce griye döner. Beyazlarda 20, Asyalılarda 25, Afrika kökenli Amerikalılarda 30 yaşından önce saçlar beyazlıyorsa erken beyazlamadan bahsedilir. Saçlarda beyazlama her zaman olmasa da genel olarak şakakların çevresinde başlamaktadır. Bir kişinin saçları yaş dışında birçok sebepten beyazlayabilir.
- Genetik: Araştırmalar kişilerin saçlarının erken beyazlamasında genetiğin rolünün büyük olduğunu göstermektedir.
- Irk: Irk ve etnik köken de erken beyazlamada rol oynamaktadır. Beyazların saçları ortalama olarak 30’lu yaşların ortalarında, Asyalılarda 30’lu yaşlarının sonlarında grileşmeye başlar, Afrikalı Amerikalılar genellikle 40’lı yaşların ortalarına kadar renk değişiklikleri görmezler.
- Otoimmün hastalıklar: Bağışıklık sisteminin vücudun belli bir bölümüne saldırmasıyla otoimmün hastalıklar ortaya çıkar. Vitiligo bunlardan biridir, bağışıklık sistemi kafa derisindeki pigment üreten hücrelere saldırır ve yok eder, böylece saçlar grileşir.
- Vitamin eksiklikleri: B12, B6, biotin ( B7 ya da H vitamini), E vitamini ve D vitamini eksiklikleri erken beyazlamaya neden olabilir. Bazı araştırmacılar beslenmedeki eksikliklerin saç pigmentasyonunu etkilediğini, rengin vitamin takviyesi ile eski haline dönebileceğini söylemektedir.
- Tiroid bozuklukları: Bazı araştırmalar saçlardaki beyazlama ve anormallikler ile tiroid fonksiyon bozukluğu arasında bağlantı olduğunu göstermektedir.
- Alopesi areata: Saçlarda düzensiz dökülmeye neden olur ve ani beyazlamayı taklit eder. Bunun nedeni dökülmeden sonra kalan saçların genellikle beyaz ya da gri olmasıdır. Daha sonra yeniden uzayan saçlar doğal renginde ya da beyaz, gri olabilir.
- Oksidatif stres: Grileşme çoğunlukla genetiktir fakat oksidatif stres nedeniyle erken grileşme görülebilir.Oksidatif stres durumunda antioksidanlar hücrelerdeki kararsız moleküller olan serbest radikallerin zarar verici etkilerine karşı koymak için yeterli olamazlar. Böylece yaşlanma ve bazı hastalıklar ortaya çıkar. Oksidatif stres yoğunluğu vitiligonun gelişimini de teşvik edebilir ve saçları beyaza çevirebilir.
- Stres: Stres de saçlarda erken beyazlamaya ve saç dökülmesinde artışa neden olabilir. Araştırmalar, vücudun stres altında olması durumunda saçlara renk veren hücrelerin azalabileceğini göstermiştir. Stres, saç dökülmesiyle ilgili bir sorun olan Telogen effluvium’u (TE) tetikleyebilir. Bu sorunun varlığında saçlar 3 kat hızlı dökülür. Stres nedeniyle saç kökleri etkilenir ve dinlenme aşamasına girer. Yeniden çıkan saçlar gri olabilir.