Lucy, 30 Kasım 1974 tarihinde Etiyopya’nın Hadar bölgesinde bulunan bir vadide Donald Johanson tarafından bulundu. İlk bulunan parça “bir insansının ön koluna” aitti. Sonra “küçük bir kafatasının” arka kısmı, biraz ötede de bir baldır kemiği parçası bulundu. Bölgede daha önce de buna benzer kemikler bulunduğu için, bulunan bu yeni parçalara önce fazla önem verilmedi. Ancak buluntu yerinde yapılan daha ayrıntılı bir araştırma, büyük olasılıkla aynı insansıya ait olan başka kemik parçalarını da ortaya çıkartınca, sıra dışı bir keşfin yapılmış olduğu anlaşıldı.
Aynı günün akşamı kemikler tasnif edilirken, araştırmacılar kasetçalarda Beatles’ın meşhur “Lucy İn The Sky With Diamonds” şarkısını dinliyorlardı. Dişi bir bireye ait olduğu düşünülen fosile, bu şarkıya ithafen “Lucy” ismi verildi. Lucy’nin kemikleri 1975–1980 yılları arasında Johanson tarafından ABD’nin Cleveland Müzesi’nde analiz edildi. Çok sayıda kopyası çıkartıldıktan sonra, fosil tekrar Etiyopyalı yetkililere teslim edildi. Orijinal kemikler Adis Abeba’da sergilenmeye başlandı, ancak Etiyopya müzelerine maddi destek sağlaması için kemikler 2007 yılında ABD’ye getirildi. Bu durum paleoantropologlar arasında büyük tartışmalara ve eleştirilere neden oldu, çünkü fosil kemiklerin bütün bu taşıma faaliyetleri esnasında zarar görme riskinin sanılandan çok daha büyük olduğu iddia edildi.
Lucy, uzmanlar tarafından genellikle 25 yaşlarında bir dişi olarak tanımlanıyor. İskelet, en eski insansıların en iyi korunmuş olanlarından biri. İskeletin yaklaşık %20’si bulunmuştur; el ve ayak kemikleri dikkate alınmadığında, gövdenin %40’ının bulunmuş olduğu söylenebilir. Baldır ve kaval kemiklerinin, leğen kemiğinin, omurların, kafatasının, kol kemiklerinin parçaları oldukça iyi korunmuştur. ABD’de yapılan üç boyutlu bilgisayar canlandırmaları, Lucy’nin dik yürüdüğünü ortaya koymuştur. Laetoli’de bulunan fosil ayak izleri de australopithecus’ların dik yürüdüğü tezini destekler niteliktedir. Ancak Lucy 1 metrelik boyuyla, benzeri diğer iskeletlere göre oldukça kısa bir yapıdaydı.
