Yaşlı bir köpeğe yeni numaralar öğretemezsiniz. Ama konu beyin olunca, bilim adamları bu özdeyişin gerçeklerden fazlasıyla uzak olduğunu keşfettiler. İnsan beyni, yaşlılık dönemlerinde bile adapte olabilme ve değişebilme gibi, ‘Nöroplastisite’ adı verilen büyüleyici yeteneklere sahiptir. Doğru yönlendirme ile beynimiz yeni sinirsel yollar yaratabilir, var olan bağlantıları değiştirebilir ve hayattaki daimi değişkenlerin hepsine mutlak anlamda uyum sağlayarak tepkiler üretebilir.
Beynimizin kendini şekillendirebilmesindeki bu inanılmaz yeteneği, konu öğrenmeye ve hafızaya geldiğinde aynı şekilde devam etmekte. Nöroplastisite’nin doğal gücünü; yaşınızı bir kenara bırakarak bilişsel ve kolay öğrenebilme kabiliyetlerinizi geliştirmek, aynı zamanda hafızanızı güçlendirmek için kullanabilirsiniz. Nasıl mı?
1- Beyin Egzersizleri Yapın
Hafızamız, tıpkı body-building gibi ‘geliştir ya da kaybet’ mantığıyla çalışır. Beynimizi ne kadar çok çalıştırırsak geçmişte gizli kalan bir bilgiyi hatırlamamız da o kadar kolay olacaktır. Karşımızı çıkan bütün o entelektüel beyin egzersizlerini uygulamak zorunda değiliz. En iyi egzersizler, her zaman rutinin dışına çıkarak zihnimize meydan okuyan yolları denemekten geçer. Nasıl mı?
Yeni bir aktivite yapmaya başlayın. Ne olursa olsun, size farklı gelen ve yıllardır koltuğuna yayılmış beynimizi yerinden kaldıracak herhangi bir aktivite, öğrenmenizi ve hafızanızı güçlendirecektir. En sevdiğiniz kahve evinin köşesinde sıcacık kahvenizi yudumlarken bile bir şeyler çözebilirsiniz. Ve evet, bunu beyin egzersizi yapmak için çözmelisiniz.
2-Gülün
Gülmenin en iyi ilaç olduğunu duymayanımız yoktur. Beynimizin sadece belli başlı bölgelerinin ürünü olan diğer duygusal tepkilerin aksine, gülmek beynin tamamında hissedilir ve en önemli egzersizlerden biridir. Hatta daha fazlası, Daniel Goleman’ın deyişiyle, gülmek, insanlara daha geniş düşünme ve daha özgür iletişim kurma olanağını tanır.
3- Fiziksel Egzersizlerden Uzak Kalmayın
Beyin egzersizlerinin zihin sağlığımız için çok önemli olması, asla terlemeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Fiziksel egzersizler zihninizi güçlendirir ve algınızı keskin tutar. Beyine giden oksijen miktarı arttıkça diyabet ve kalp hastalıkları gibi sonradan hafıza sorunlarına sebep olabilecek hastalıkların da riskini azaltırsınız. Fiziksel egzersizler aynı zamanda beynin kimyasıyla oynayarak stres hormonlarının salgılanmasına da engel olur. Sadece televizyon karşısında sabah programları izleyerek aerobik egzersizleri yapmaktan bahsetmiyoruz. Genel olarak, kalbimiz için iyi olan, beynimiz için de iyidir. Duygusal ilişkilere farklı bir yazımızda bakalım, o konu fazlasıyla karışık. Fiziksel egzersiz demişken, bunu sadece fitness a indirgemeyelim. El-göz koordinasyonu ve ileri kompleks motor tepkiler gerektiren bütün aktiviteler, beynimizi güçlendirmemiz için idealdir.
4- Uykunuzu Düzenli Tutun
Uykunuzu alabileceğiniz süre ve gün içerisinde en iyi zihinsel performansa sahip olabileceğiniz uyku süresi arasında büyük fark vardır. Kanıtlanmış bir şey var ki, orta yaşlı insanların 7 saatten fazla bir gece uykusuna ihtiyaçları yoktur. Daha da kısaltırsak, birkaç saatlik kesintisiz bir uyku bile farklılıklar yaratabiliyor. Hafızamız, yaratıcılığımız, problem çözümü ve analitik düşünme yeteneklerimiz tamamen iç içe geçmiş durumdadır ve bunları sağlıklı kullanabilmemizin en iyi yolu da yeterli uykudan geçer.
5- Arkadaşlarınızla Zaman Geçirin
İnsan, yapısı gereği sosyal olmak zorundadır. Bir adada tek başımıza bırakılarak yaşam mücadelesi verebilmemiz için şekillendirilmiş bir tür değiliz. İnsan ilişkileri beynimizi dürtüler ve gerçekte insanlarla sürekli kontak kurmamız da bir beyin egzersizidir. Araştırmalar gösteriyor ki, hayatımızdaki etkili bir arkadaşlık ve güçlü bir destek mekanizması, sadece duygusal değil aynı zamanda beyin sağlığımız için de hayati rol oynar.
6- Stresinizi Kontol Altında Tutun
Stresi yok etmek ve beynin çalışma rutinini değiştirmek için meditasyon yapılabilir. Beyindeki sinir hareketliliğini gösteren çalışmalar, meditasyon yapan insanların beyinlerinin sol Prefrontal korteksini çok daha yoğun kullandıklarını gösteriyor ki, beynimizin alnımıza yakın olan bu bölgesi, tamamen sakin ve ılımlı olmamızı sağlar.