Everest Dağı, Nepal ile Çin'in Tibet Özerk Bölgesi arasındaki sınırda yer alır. Güney Asya'daki Himalaya Dağları'nın zirvesini barındıran 8.849 metre yüksekliğindeki bu dağ, deniz seviyesine göre ölçüldüğünde, dünyanın en yüksek dağıdır. Ancak, Dünya'nın merkezinden ölçülecek olursa en yüksek dağ; And sıra dağlarının parçası olan Ekvator'daki bir tabakalı yanardağ olan Çimborazo''dur. Everest Dağı, yerli halkların ilgisini çok uzun zamandır çekmektedir ve yüksekliğinden dolayı bu dağa derin bir saygı beslenmektedir. Everest Dağı, Sanskritçe ve Nepalcede Sagarmatha, Tibetçede Chomolungma, Çincede Zhumulangma Feng olarak adlandırılır. Chomolungma, "Dünyanın Tanrıça Anası" veya "Vadi Tanrıçası" anlamına gelir. Sagarmatha ise "Cennetin Zirvesi" anlamına gelir.
Himalayalar, yaklaşık 40 ila 50 milyon yıl önce Hindistan-Avustralya plakası ile Avrasya plakasının çarpışmasının ardından oluşmaya başlamıştır. Pleistosen Dönemi sırasında, yani günümüzden yaklaşık 2.580.000 ila 11.700 yıl önce bugünkü şeklini almıştır. 1990'ların sonlarından bu yana Everest'te bulunan küresel konumlandırma araçlarından elde edilen bilgiler, dağın kuzeydoğuya doğru her yıl birkaç santimetre hareket ettiğini ve 1-2 santimetre kadar da yükselmeye devam ettiğini göstermektedir. Bir diğer deyişle, Everest Dağı'na tırmanan herkes, aslında bir miktar farklı yüksekliklere tırmanmaktadır; ancak dağın devasalığı yanında bu ufak miktarlar kısa vadede göz ardı edilebilir düzeyde kalmaktadır. Ayrıca ölçüm türüne bağlı olarak da yükseklik bir miktar değişebilmektedir. Everest Dağı, çok sayıda kaya katmanından oluşur. Dağın alçak kesimlerindeki kayalar, üzerinde magmatik granitlerin yer aldığı metamorfik şistler ve gnayslardan meydana gelir. Daha yukarılarda, tortul kayaçlar bulunur - ki bunlar, iki plakanın çarpışmasından sonra kapanan Tetis Denizi'nin eski tabanının kalıntılarıdır. Zirve piramidinin hemen altında oluşmuş, Sarı Bant (İng: "Yellow Band") adı verilen kiraç taşı dikkat çeker.
Everest'in zirvesi her zaman karla kaplıdır; kar seviyesi Eylül ayında en yüksek, Mayıs ayında en düşük seviyededir. Zirve ve üst yamaçlar atmosferin üst kısımlarında yer aldığı için, solunabilir oksijen miktarı deniz seviyesindekinin sadece üçte biri kadardır. Dolayısıyla hava koşulları ve oksijen yetersizliği, canlıların ezici çoğunluğunun bu kadar yüksekte barınmasını engeller. Ortalama gündüz sıcaklığı Temmuz ayında zirvede -19 °C civarında iken, en soğuk ay olan Ocak ayında -36 °C ila -60 °C aralığında olabilir. Ani fırtınalar sıcaklığı çok hızlı bir şekilde düşürebilir. Everest'in zirvesi jet akımının alt sınırına ulaştığı için, rüzgar hızları saatte 160 kilometreye kadar ulaşabilir. Tüm bu nedenlerle Everest, dağcılar için donma riski en yüksek dağlardan biridir.