Her şey, 27 kasım 2015 tarihinde bir göktaşı parçasının Dünya’nın yüzeyine çarpması ile başladı. Bu parçanın yere düşmesine Avustralya’nın güneyindeki William Creek ve Marree bölgelerinden birçok yerli, ve meteoritleri gözlemleyen Desert Fireball Network’den (DFN) bir dizi dijital kamera şahit oldu. Tabii ki, meteor Dünya yüzeyine düşer düşmez de, bulunması için büyük bir yarış başladı. Düşen göktaşı parçasının yerinin tespit edilmesi için yapılan hesaplamalar, Kati Thanda-Lake Eyre bölgesini işaret ediyordu ve 29 aralık itibarıyla aramalar başlatıldı. Bu göktaşının bulunması için; uzaktan kontrollü 32 kamera, bir hava gözlemcisi, bir uzaktan kumandalı hava aracı, 2 insan, bir çok karmaşık coğrafik hesaplama ve tabii ki çokça şans gerekti. 3 gün süren aramaların sonrasında, 1.7 kg ağırlığındaki göktaşı, kalın bir tuz gölünde 42 cm derine saplanmış olarak bulundu. Eğer araştırmacılar birkaç gün geç kalsalardı, bu göktaşı parçası belki de yoğun yağmurlar ile bir daha hiç bulunamayacak şekilde sürüklenip kaybolacaktı.Göktaşının kaşifleri olan Curtin University’den Phil Bland ve Robert Howie’ye göre; bulunan göktaşı bir kondrit ya da taşımsı göktaşı, ve tahminlere göre 4.5 milyar yıldan daha yaşlı. Dünya’nın yaklaşık olarak 4.5 milyar yaşında olduğu düşünülürse, bu göktaşı Dünya’dan bile yaşlı olabilir. Bulunan bu göktaşı parçasının, Mars'ın ötesinden yani Mars ile Jüpiter'in arasından geldiği düşünülüyor. Bulunan bu göktaşı parçası, Evren’in kökeni hakkında daha çok şey öğrenmemizi sağlayabilir.