İletişim
Youtube
Instagram
ONLINE DERSLER

Bir Düğün Gecesi Roman İncelemesi

  • # Edebiyat
  • Okuma Süresi 3
bir-dugun-gecesi-roman-incelemesi

Yayımlandığı tarihten başlayarak Türk edebiyatında bir dizi tartışmayı başlatarak Adalet Ağaoğlu’nun en çok ses getiren romanı olmuş olan Bir Düğün Gecesi, gene yayımlandığı dönemin tüm roman ödüllerini toplayan bir kitap olarak Adalet Ağaoğlu’nun yazarlık yaşamında olduğu kadar Türk edebiyatında da ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Ayrıca, yazarın öteki iki romanı Ölmeye Yatmak ve Hayır… ile birlikte (Dar Zamanlar adlı) bir “üçleme”nin ikinci kitabını oluşturur. Bir düğün gecesinde yaşanan olaylardan yola çıkarak geriye dönüşlerle ekonomik ve siyasal gelişmelerden bir dizi kültürel yansımaya, eksiksiz bir Türkiye panoraması sunmayı amaçlayan roman, “küçük burjuva”ya yöneltilmiş oldukça sarsıcı bir eleştiri (bir yanıyla da içten bir özeleştiri) ekseninde ilerler. “Dereli ve Özkan Aileleri”nin üyesi olan Ayşen ve Ercan’ın düğün törenindeki Tezel’in, “İntihar etmeyeceksek içelim bari!” cümlesiyle başlayan roman, daha ilk cümlesiyle, küçük burjuva sınıfının ruhsallık ve davranışını yansıtan tipikliğiyle, roman hakkındaki en önemli “ipucu”nu da verir. Sanayici İlhan Dereli ile Tümgeneral Hayrettin Özkan’ın çocukları arasında gerçekleşen “izdivaç”, aynı zamanda “sanayici-asker” birleşmesinin de simgesi olarak Cumhuriyet’in kuruluş ve gelişme yıllarına yönelik türlü spekülasyonlarda bulunur. Eleştirmen Fethi Naci’nin deyişiyle “Toplumsal çözülüşün ağır bastığı bir dönemde, umarsız ve yalnız bireylerin, kendileri gibi umarsız ve yalnız bireylere bel bağlamaları”nın romanı olan Bir Düğün Gecesi, söz konusu bireylerin, başta sevgisizlik olmak üzere, kendinden hoşnutsuzluk, doyumsuzluk, kuşku, ve kaçış türünden bir dizi psikolojik açmaz cenderesinde bunalışlarının, son darbe olarak “yıkım”a eklemlenmesiyle sonuçlanır. 12 Mart 1970 “askeri müdahale” döneminin olayları içinde yer alan burjuva ve özellikle küçük burjuva bireylerin yaşadığı değişimi ve söz konusu değişim eşliğindeki bunalımla yansıtmaya çalışılırken işaret edilen bir başka gerçeklik, söz konusu dönemde yaşanan öğrenci olaylarının küçük burjuva karakteridir. Roman, başta söz konusu kesim olmak üzere, konu ettiği bireylerin siyasi inançları ile yaşam biçimleri arasındaki çelişkiyi çarpıcı bir gözlem ve gerek dil, gerekse kurguda ulaşılan son derece başarılı bir üslupla sergiler. Bir düğün töreni ile başlayan ve düğünün bitişiyle sona eren roman zamanı “tören”le sınırlıdır; ancak, geri-dönüş (flash-back) tekniğinin imkânlarını kullanarak “bir dönemi resmeden” çok daha geniş zamanlı bir süreci hikâyeleştirir. Ölmeye Yatmak’ın da başkişisi olan Aysel ekseninde gelişen Bir Düğün Gecesi’nin diğer iki ana karakteri Ömer ve Tezel’dir.

Kaynak :

#Edebiyat KATEGORİSİNDEKİ DİĞER PARAGRAFLAR

Anasayfa
Üye Girişi Yap
Sepetim (0)
Kitaplar
Paragraflar
Blog
İletişim