Saçların beyazlaması (kanities) yaşlanmanın belirgin belirtilerinden biridir ve saç köklerindeki melanosit adı verilen pigment hücrelerinin işlevini yitirmesiyle ortaya çıkar. Melanositler, saç telinin içindeki kortekse melanin pigmenti salgılayarak saçın doğal rengini belirler. Yaşla birlikte ya da genetik yatkınlık sonucu melanosit kök hücreleri azalır veya hasar görür. Bu durum geri dönüşsüz sayılmış olsa da son yıllarda yapılan bazı araştırmalar saç renginin kısmen geri kazanılabileceğini düşündürmektedir. Örneğin, Rosenberg ve meslektaşları (2021), bazı bireylerin stres azalması gibi faktörlerle beyazlayan saçlarının kısmen yeniden koyulaştığını gözlemlemişlerdir:
Bu çalışmada, 14 gönüllünün saç telleri mikroskobik ve kimyasal analizlerle incelendi ve bazı saç tellerinde gri/beyaz bölgelerin yeniden pigment kazandığı görüldü. Ancak araştırmacılar bunun sınırlı ve bireyden bireye farklılık gösteren bir süreç olduğunu vurguladı. Bu geri dönüşün stres yönetimi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle bağlantılı olabileceği düşünülmektedir.
Benzer şekilde, Fisher ve meslektaşları (2018), melanosit kök hücrelerinin yaşlanmayla birlikte azalmasının saç beyazlamasının ana nedeni olduğunu ortaya koymuş ve saç köklerindeki kök hücre nişinin korunmasının teorik olarak beyazlamayı durdurabileceğini ileri sürmüştür. “The depletion of melanocyte stem cells is the key driver of hair graying, suggesting that strategies to preserve these cells could prevent or reverse graying” (Fisher et al., 2018). Bu yaklaşım, kök hücre biyolojisi üzerine geliştirilecek tedavilerin gelecekte beyazlayan saçın doğal rengini geri getirme potansiyelini ortaya koyar.
Bununla birlikte, günümüzde beyaz saçları kalıcı olarak eski haline döndüren, onaylı bir tıbbi tedavi yoktur. Bazı deneysel çalışmalar vitamin, antioksidan veya büyüme faktörü içeren topikal tedavilerin melanosit aktivitesini destekleyebileceğini öne sürer (Singh & Kumar, 2020). Ancak bu yaklaşımlar henüz yaygın klinik uygulamaya girmiş değildir.
Sonuç olarak, saç beyazlaması çoğu insanda yaşlanmanın doğal ve büyük ölçüde geri dönüşsüz bir işareti olarak kabul edilir. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar bunun tamamen mutlak bir süreç olmadığını ve bazı durumlarda saçların yeniden pigment kazanabileceğini göstermektedir. Bu geri dönüş genellikle kısmi, geçici ve kişiye özeldir. Stres yönetimi, sağlıklı yaşam tarzı ve yeni biyoteknolojik tedaviler, gelecekte beyaz saçların eski rengine dönmesini sağlayabilecek potansiyel yollar arasında yer almaktadır. Günümüzde saç beyazlamasını kesin olarak tersine çevirecek bir ilaç veya tedavi bulunmamakla birlikte, araştırmalar bu alanda ümit vaat eden gelişmeler olduğunu göstermektedir.