5G korkusu, neredeyse tüm dünyada gündem haline gelmiş durumda. Son birkaç aydır Dünya'nın çeşitli bölgelerinde, koronavirüs ilişklendirmesi yapılarak bazı insanlar tarafından 5G istasyonlarına saldırılar düzenleniyor. Geçen yıl, Belçika devleti radyasyon endişesiyle 5G testlerini durdurma kararı aldı. İsviçre devleti, 5G ağının sebep olacağı risklere dair takip çalışması başlatmış durumda. İngiltere Avam Kamarası'nın bir üyesi 5G teknolojisinin "istenmeyen sonuçları" konusunda parlamentoya uyarılarda bulundu. Kimileri 5G ağının bazı silahlarla aynı dalga boyuna sahip olduğunu, kimileri koronavirüs salgınının temelinde 5G ağının bulunduğunu, kimileri bu ağın ABD ordusu tarafından düşman ülkelerin ruhunu bozmak için kullanıldığını ileri sürüyor. Evet, 5G korkusu, neredeyse tüm dünyada gündem haline gelmiş durumda. Ancak, eğer ki bu korkuların arkasındaki iddiaları derinlemesine incelerseniz hepsinin aynı kökene bağlandığını görebilirsiniz: Komplo teorisi. Bazı insanlar, her yeni nesil cep telefonu alt yapısında kullanılan küçük dalga boylarının test edilmediğini ve hepimizin bu test için birer kobay olarak kullanıldığımızı ileri sürüyor. Ancak genel olarak, 5G'nin zararları hakkındaki iddialar genel olarak diğer komplolardan pek de uzak değildir. Öncelikle 5G teknolojisinin kullandığı dalga boyları, onyıllardır çeşitli araştırmaların konusu olmuş, test edilmiş ve tamamen güvenli olduğu ortaya koyulmuştur. Dolayısıyla test edilmediğini iddi etmek tamamen güvenli ve onyıllardır da test ediliyor. Ancak daha tehlikeli olan şey, pek çok insanın daha 5G'nin ne olduğunu bile açıklayamamasına rağmen, buradan sayısız komplo üretebilmesidir.